8 Aralık 2015 Salı

ŞAHAN & HİKÂYE, SIDDIK DEMİR ( ÖN BİLGİ VE ARKA KAPAK YAZISI)

ÖNBİLGİ
Kitaba adını veren hikâye ŞAHAN’ dır. Bu hikâye başak bir özellik arz etmektedir. Diğer dokuz hikâye de Şahan’la beraber aynı bölgenin kültürel potansiyelini işlediği için bu anlamda tamamlayıcı bir unsur olmuşlardır. Aslında ‘Şahan’ tek başına bir roman çalışması da olabilirdi. Edebi tasnifinden ziyade Afşin-Elbistan yöresinin potansiyelinin işlenmesi açısından bu hikâyeler bir bütünlük arz ettiği için aynı kitapta toplanmasında bir sakınca görmedik.
Okuyucular Afşin ilçesinin merkezinde yaşanmış gerçek bir anlatım olan ŞAHAN’a ilaveten, ‘Demirci Halil’ ile Dağlıca’ya, ‘Telli Senem’ ile Tanır’a, ‘Kırılan Güller’ hikâyesi ile Abdurrahim Karakoç ağabeyin ilçesi Elbistan’a, ‘Elif Nine’ ile eski vekil Edip Özbaş’ın şahitliğine, ‘Develeri Oynatmak’ ile yine eski vekil Saffet Topaktaş’ın anlatımın  ilaveten, bu satırların yazarının hayatında iki  kesit olan ‘Çalkantılı Yıllar ve Halk Mahkemesi’ tecrübesiyle 12 Eylül 1982 öncesine kanat açabiliriz.
Yazılı kaynaklarımıza küçük de olsa bir nebzecik katkıda bulunma bahtiyarlığı bize yeter.

ARKA KAPAK YAZISI
-Ben doğduysam isteğimle değil, istemediğim bir hayat kucağına almış beni yaşatıyorsa, bu hiç de doğru değil. İnsansam ben, yaşamak hakkımsa, tabiat kuralları insanlar için eşitse, var olmak, yok olmak kadar doğalsa neden yaşamak hakkım değil.
-Kavgayı, bir ağacın yaprağına yazmak isterdim. Sonbahar gelince yaprak kurusun diye.
-Öfkeyi bir bulutun üstüne yazmak isterdim yağmur olup yok olsun diye...
-Nefreti karların üzerine yazmak isterdim güneş açsın erisin diye,..
-Ve dostluğu ve sevgiyi yeni doğmuş bebeklerin yüreğine yazmak isterdim, onlarla büyüsün dünyayı sarsın diye...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder